ile kodlanmıştır.
İngilizce bilmek, konuşup, yazabilmek günümüzde bir üniversite bitirmek kadar gerekli. Hatta üniversite diplomanız İngilizce bilmediğiniz sürece pek de bir işe yaramaz. Peki bunları biliyoruz ama bir türlü İngilizce öğrenemiyoruz. Deniyoruz deniyoruz ama bir türlü olmuyor. Neler yapmalıyız? Nasıl daha kolay ve daha hızlı İngilizce öğreniriz? Bu yazımda sizlere daha kolay nasıl İngilizce öğrenebileceğinize dair bazı ipuçları vereceğim. Umarım bu yazı sayesinde iyi bir seviyede İnglizce'ye sahip olmanın ilk adımını atarsınız ve bunu tüm yakınlarınızla paylaşırsınız.
1) Nerede durduğunuzu bilin.
İlkokuldan beri daima İngilizce dersiniz olmuştur. Bunların çok da fazla bir katkısı olmasa da bazen aklınızda bir şeyler kalabilir, bunları hesaplayın. İngilizce hakkında ne tür bilgileriniz var? Temel kelimeleri biliyor musunuz? Bazı insanlar İngilizce konuşmaları az çok anlar ancak konuşamaz. Siz de böyle misiniz? Yada hiçbir şey bilmiyor musunuz? Bunu bilmeniz çok önemli.
2) Kendinizi motive edin.
Bir işi yaptıktan sonra ödüllendirilmek bana göre pek de işe yaramayan bir yöntemdir. Bunun yerine çalışmaya başlamadan önce 1-1.5 saat kadar kendinizi motive edecek şeylerle uğraşın. Mesela bir dizi izleyin, internette takılın, yüksek sesli müzik dinleyin. Böylece en enerjik modunuzda olacaksınız ve beyniniz çalışmaya açık olacak.
3) Nasıl çalışacağınıza karar verin.
Kendinize iyi bir kaynak edinin. Bu bir öğretmen olabilir, bir kurs, ingilizce ders videoları barındıran bir site ya da bir ingilizce kitabı. Kitap düşünenlere Express Publishing yayınlarını önerebilirim.
4) Asla körü körüne çalışmayın.
Beyniniz ilk defa gördüğü şeyler karşısında bir süre sonra kilitlenecektir. Bu bir nevi sistem yanıt vermiyor uyarısı gibi olacaktır. E haliyle beyninizde görev yöneticisi olmadığı için de programı kapatamayıp öyle kilitlenmiş şekilde toparlanmayı bekleyeceksiniz. Bunlara hiç gerek yok. Sadece 1 saat. Bir saati 1 dakika bile geçmeyecek. Sadece bir saat ama verimli çalışın.
5) Hata yapmaktan korkmayın.
"Aman şimdi 'have' yerine 'has' derim rezil olurum." kafasında olmayın. Kesinlikle ama kesinlikle hiçbir İngiliz biz Türkler gibi bir İngilizce konuşmuyor. Biz nasıl en basitinden birini gördüğümüzde "Merhaba." yerine "Meraba." diyorsak onlar da aynı. Şu ana kadar tamamen gramerli konuşan bir İngiliz görmedim. Bu yüzden yanlış yapacağım diye asla korkmayın. Ana kelimeler aynı olduğu sürece onlar sizi daima anlarlar. Bu demek oluyor ki yok efendim geniş zaman, yok şimdiki zaman ilk başlarda çok da önemli değil.
6) Pratik kazanın.
Pratik kazanın deyince öyle hemen aklınıza her gün defteri açın, öğrendiklerinizi baştan bir daha yazın gelmesin. Pratik kazanmanın birçok yolu vardır. Sizin için en eğlenceli olanları yabancı şarkılar dinlemek ve yabancı dizilere başlamak. Beğendiğiniz yabancı bir şarkının Türkçe çevirisini ve İngilizce sözlerini araştırın. İngilizce'den nasıl çevirildiğini anlayın. Öyle kulaktan duyma değil kelimelerini bilerek dinleyin. Bir süre sonra İngilizce olarak dinlediğiniz şarkıların Türkçe anlamlarını bilmek, şarkıyı anlamak müthiş bir zevk verir. 4-5 sezonluk güzel yabancı dizilere başlayın. Bu dizileri direkt İngilizce izlemek gibi bir hataya düşmeyin. Daima Türkçe altyazı kullanın. Böylece filmlerde geçen kalıplaşmış günlük konuşma kalıplarını yakalayarak ezberleyebilirsiniz ve kaliteli vakit geçirmiş olursunuz.
7) Yabancı arkadaşlar edinin.
Yabancı arkadaşlar edinmek İngilizce konuşmanızı geliştirir ancak bu tarz konuşmalarda genellikle İngilizleri pek önerebileceğim söylenemez. Çünkü onlar zaten anadil olarak İngilizce bilirler. Bunun yerine İspanyol, Rus, İtalyan bir arkadaş bulabilirsiniz böylece onunla ortak şartlarda yarışırsınız. Busuu isimli online chat uygulamasını bu tarz dil geliştirme arkadaşlıkları yani chat friends için önerebilirim.
8) Artık hazırsınız.
Tüm bunları gerçekten uyguladığınızda belki anadil seviyesinde olmasa bile iyi bir İngilizceye sahip olursunuz. Ama tüm bunlara rağmen ben gerçekten her şeyi biliyorum diyerek asla çalışmaya ara vermeyin. Çünkü sizin de bildiğiniz üzere diller daima değişim gösteren varlıklardır. İyi bir İngilizce seviyesine geldiğinizde bile Fonetik Alfabesi çalışarak telaffunuzu daha da geliştirmeye devam edin.
Unutmayın ki İngilizce bilmenin size hayatınız boyunca birçok getirisi olacak. İş hayatınızda ve kişisel kariyerinizde bu daima sizden talep edilecek ancak siz bunu sadece bir kere öğreneceksiniz.
Yorum bulunmamaktadır.