Bu sitedeki her şey Sevgi ile kodlanmıştır.

Kategori Listesini Göster

Telefonun diğer ucunda bekleyen ülke; Türkiye!


FacebookTwitterPinterestTumblrYazdır


1880’li yılların başındayken insanlar iletişim için hâlâ güvercinlere bağlıydı. Bu her ne kadar küçümsenecek bir durum gibi gözükse de; güvercin postacıları, haberleşmede duman kullanılan en eski zamanlara nazaran daha gelişmiş bir iletişim aracı sayılabilirdi. Böylece çok uzun süre iletişim kurmayı başarabildiysek de zaman ilerledikçe insanlar artık seslerini işittirecek bir aracın gerekliliğini iyice hissetmeye başlamıştı. İşte tam o dönemde bu ihtiyaca cevap verecek bir aletin ilk adımlarını atan Graham Bell, ismini ölümsüzleştirecek olan ‘telefon’un hayatımıza girmesini sağlamıştı.

İnsanoğlunun müthiş zekâsı ve teknolojiye merakı sayesinde telefon her yıl hızla geliştirildi ve günümüzdeki haline kavuşmuş oldu. Bu sayede kilometrelerce uzaklıktaki insanlar aynı anda birbirlerinin sesini duyabilme, posta haberciliğinin en minimize hali olan kısa mesajı gönderip okuyabilme imkânına erişti. Ve sadece ‘arasa yeter’ denilen vasfından çok daha ötesine sahip olan cep telefonlarımız bizi artık her an ‘bir telefon kadar’ yakınlaştırmışsa da, gelinen noktayı irdelediğimizde düşündürücü sonuçlara ‘alet edilmiş’ bir icat haline gelmiştir.

Öyle ki, istatistik kurumumuzun verilerine göre; ülkemizde 70 milyona yaklaşan cep telefonu kullanıcısı mevcut. Yani neredeyse nüfusumuzun tamamında cep telefonu var. Yine buna paralel olarak aylık ortalama konuşma süresinde de Avrupa’da birinci durumdayız. O kadar çok telefonda konuşuyor ve mesajlaşıyoruz ki neredeyse aynı ortam içerisinde yüz yüze konuşma gereği duymayacağız.

Bunun yanı sıra, ülkemiz sosyal sitelerdeki kullanıcı sayısıyla da tüm dünyada ilk 3’ü zorlayabilen bir konuma sahip. Hepimiz gerçek dünyadakinden çok daha büyük bir dünya oluşturduğumuz o sitelerde aynı zamanda ne kadar ‘sosyal’ olduğumuzu da kanıtlıyor olmalıyız. Değil mi?

Aslında tüm bunları nasıl yorumlayabileceğimiz üzerine uzunca konuşabiliriz ancak son olarak birkaç şey daha fısıldayıp konumuzu burada bitirmek istiyorum.

Ülkemiz kitap okumada Avrupa listesinin ne kadar gerisindeyse, kitap yazabilecek kadar konuşmada listenin o kadar önlerinde.

Ülkemiz cep telefonu tüketmede ne kadar hızlı ve ilgili ise, içinde bulunduğu toplumun faydalanması adına icatlar üretmede o kadar yavaş ve ilgisiz.

Ve ülkemiz sosyal sitelerdeki kullanıcı kimlikleriyle ne kadar aktif ve katılımcı ise, gerçek hayattaki kimliklerinde o kadar pasif ve içe kapanık.

Belki de ben yanılıyorumdur.
Ne dersiniz?


  1. Yorum bulunmamaktadır.

Bu yazıya yorum göndermek ister misiniz?

Dikkat: Her yorum gönderen kişi, kendi gönderdiği yorumdan sorumlu olmaktadır.
Not: Yazı ile herhangi bir ilgisi bulunmayan yorumların onaylanmadığını belirtmek isteriz.
Yukarı Çık